Turkish - English
Definition of kız arkadaş in Turkish English dictionary
- girlfriend
How can you be sure your girlfriend isn't faking her orgasms?
-Kız arkadaşının orgazm takliti yapmadığından nasıl emin olabilirsin?
Tom and his girlfriend are in the same class.
-Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta.
- (Argo) squeeze
- girl friend
He proposed to his girl friend with a ring he had stolen from a local jewelry.
-O yerel bir kuyumcudan çaldığı bir yüzükle kız arkadaşına evlenme teklif etti.
- girl, girlfriend
- girl
I ran into your girlfriend.
-Kız arkadaşına doğru koştum.
How can you be sure your girlfriend isn't faking her orgasms?
-Kız arkadaşının orgazm takliti yapmadığından nasıl emin olabilirsin?
- popsy wopsy
- popsy
- lassie
- steady
Tom has a steady girlfriend.
-Tom'un istikrarlı bir kız arkadaşı var.
Do you have a steady girlfriend?
-Sürekli çıktığın bir kız arkadaşın var mı?
- lass
- floozy
kız arkadaş
Hyphenation
kız ar·ka·daşPronunciation
Resimler
History
Favorites