inundation, deluge, overflow of water

listen to the pronunciation of inundation, deluge, overflow of water
English - Turkish

Definition of inundation, deluge, overflow of water in English Turkish dictionary

flooding
(Bilgisayar) selbasma
flooding
(Otomotiv) boğulma
flooding
taşkınlık
flooding
(Coğrafya) sel basması
flooding
(Coğrafya) kabarma
flooding
(Coğrafya) seylap
flooding
(Coğrafya) feyezan
flooding
(Coğrafya) su basması
flooding
{f} taş

Nil'in periyodik taşkınları Mısır için çok önemlidir. - The periodic flooding of the Nile is very important to Egypt.

flooding
{i} taşma
flooding
taşarak
flooding
(İnşaat) taşmak
flooding
{i} su baskını

Geçen haftanın sağanak yağışları nedeniyle su baskınımız vardı. - We had flooding because of last week's heavy rains.

Bu yolda trafik su baskınından dolayı kesintiye uğradı. - Traffic on this road has been disrupted due to flooding.

flooding
{i} tufan
flooding
{i} rahim kanaması
flooding
(Tıp) Rahim (uterus) kanaması, metroraji
flooding
{i} sel

Radyo sel olasılığı hakkında bizi uyardı. - The radio warned us of the possibility of flooding.

Radyo bir sel riski olduğu hususunda bizi uyarmıştı. - The radio had warned us that there was a risk of flooding.

English - English
{i} flooding