hochebene

listen to the pronunciation of hochebene
German - Turkish
üst katman
n. e. 'ho: h-e: bını yayla
n {'ho: h-e: bını} e yayla
plato
yayla
English - Turkish

Definition of hochebene in English Turkish dictionary

plateau
{i} plato

Platoda yürüyüş yapmak zevklidir. - It's pleasant to take a walk on the plateau.

plateau
bir kimsenin öğrenim süresi içinde hiç ilerleme kaydetmediği dönem
plateau
karıştırma
plateau
(Askeri) kaba ayar tertibatı
plateau
(Denizbilim) düzlek
plateau
(psikoloji) bir kimsenin öğrenim süresi içinde hiç ilerleme kaydetmediği dönem; birkaç katlı sini takımı
plateau
(çoğulu: -teaus,-teaux) plato, yüksek düzlük, yayla
plateau
{ç} --s/--x (plätoz')
plateau
birkaç katlı sini takımı
plateau
psik
plateau
{i} süslü tepsi
plateau
yüksek düzlük
plateau
(Nükleer Bilimler) düzlük
plateau
{i} yayla
plateau
(Askeri) KABA AYAR TERTİBATI: Belirli tipteki nişangahlar üzerinde bulunan ve kaba ayarları yapmaya yarayan ayarlama tertibatı. İnce ayar, tabura denilen bir tertibat vasıtasıyla yapılır
German - English
high plain
elevated tableland
plateau
upland plain
elevated plain
Tibetische Hochebene
Tibetan Plateau