hardship; constraint; pressure; imprisonment; restraint of liberty

English - Turkish

Definition of hardship; constraint; pressure; imprisonment; restraint of liberty in English Turkish dictionary
duress: cebir
duress: mahpusluk
duress: {i} tutuklama
duress: {i} baskı
duress: zorlama
duress: tazyik
duress: {i} hapis
duress: {i} şantaj
duress: kişiyi istek ve düşüncelerine aykırı bir şey yapmaya veya söylemeye zorlama
duress: kanunen onaylama olmaksızın tutukluluk
duress: icbar
duress: under duress baskı altında
duress: a plea of duress baskı altı

English - English

Definition of hardship; constraint; pressure; imprisonment; restraint of liberty in English English dictionary: duress

hardship; constraint; pressure; imprisonment; restraint of liberty

Hyphenation

hardship; constraint; pressure; imprisonment; re·straint of Li·ber·ty

Pronunciation

Resimler

Google Resimler

History

hardship; constraint; pressure; imprison..

Favorites

iOS

Android

Windows

Blog

About Us

© 1999-2024 Sesli Sözlük™

20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Cümle ve Videolar ile zenginleştirilmiş içerik. Etimoloji, Eş ve Zıt anlamlar, kelime okunuşları ve günün kelimesi. Yazım Türkçeleştirici ile hatalı Türkçe metinleri düzeltme. iOS, Android ve Windows mobil platformlarda online ve offline sözlük programları. Sesli Sözlük garantisinde Profesyonel çeviri hizmetleri. İngilizce kelime haznenizi arttıracak kelime oyunları. Ayarlar bölümünü kullarak çevirisini görmek istediğiniz sözlükleri seçme ve aynı zamanda sözlüklerin gösterim sırasını ayarlama imkanı. Kelimelerin seslendirilişini otomatik dinlemek için ayarlardan isteğiniz aksanı seçebilirsiniz.