Turkish - English
Definition of görünürdeki in Turkish English dictionary
- ostensible
- apparent
- seeming
- görünür
- apparent
- görünür
- visible
There still weren't any visible signs of spring.
-İlkbaharın hala görünür bir işareti yoktu.
The most visible forms of aggression are often seen between prey and predator.
-Saldırganlığın en görünür formları genellikle av ve avcı arasında görülür.
- görünür
- in view
- görünür
- observable
- görünür
- visionary
- görünür
- apparent to
- görünür
- appears
Tom sometimes appears on TV.
-Tom bazen televizyonda görünür.
He often appears on TV.
-O, sık sık televizyonda görünür.
- görünür
- apparent, visible
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of görünürdeki in Turkish Turkish dictionary
- görünür
- Belli, apaçık göze çarpan
- görünür
- Görünen, gözle görülebilen
Related Terms
görünürdeki
Hyphenation
gö·rü·nür·de·kiResimler
History
Favorites