Belki bilmek istemiyorum.
- Maybe I don't want to know.
Muhabirler, belediye başkanının neden onlarla konuşmak istemediğini bilmek istediler.
- The reporters demanded to know why the mayor wouldn't talk to them.
Sözleşme şartlarına göre, ödemenizin vadesi 31 Mayısta idi.
- According to the terms of the contract, your payment was due on May 31st.
Mayıs ayının başında Osaka'ya vardılar.
- They arrived in Osaka at the beginning of May.
May you stay forever young.