evliler

listen to the pronunciation of evliler
Turkish - English
married
weds
evli
married

Larry Ewing is married and the father of two children. - Larry Ewing evli ve iki çocuk babasıdır.

Some young Japanese people prefer being single to being married. - Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.

evli
wed

Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection. - Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.

Tom and Mary had a shotgun wedding. - Tom ve Mary zoraki evlilik yaptılar.

evli
{s} handcuffed
evli
hitched
evli
married, hitched
evli
connubial
evli
having (so many) houses
yeni evliler
newly weds
Turkish - Turkish

Definition of evliler in Turkish Turkish dictionary

evli
Evlenmiş bulunan (kadın veya erkek): "İlk tanıştığı adamlara derhâl evli olup olmadıklarını sorar."- R. H. Karay
evli
Evlenmiş bulunan (kadın veya erkek)
evli
Herhangi bir sayıda ev bulunan (yer)
evli
Evi olan