direksiyonuna

listen to the pronunciation of direksiyonuna
Turkish - English
behind the wheel
In control of a vehicle; driving

Would you really want to be behind the wheel of a fighter jet?.

(deyim) Having control or custody of something
(deyim) In charge; directing an activity
direksiyon
steering wheel

Put both hands on the steering wheel. - Her iki elini direksiyona koy.

A car has one steering wheel. - Bir arabanın bir direksiyon simidi vardır.

direksiyon
steering

If you whip the steering wheel around like that on a snowy road, the car is going to go into a slide. - Karlı bir yolda direksiyonu o şekilde çevirirsen, kayarsın.

I turned my steering wheel to the right. - Ben direksiyonumu sağa çevirdim.

direksiyon
(Tıp) direction
direksiyon
steering gears
direksiyon
wheel

You are not to speak to the man at the wheel. - Direksiyon başındaki kişiyle konuşmayacaksın.

I feel more comfortable behind the wheel. - Direksiyonun arkasında daha rahat hissediyorum.

direksiyon
steering mechanism
direksiyon
draglink
Turkish - Turkish

Definition of direksiyonuna in Turkish Turkish dictionary

Direksiyon
yönelteç
direksiyon
Taşıta istenilen yönü vermeye ve taşıtı belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan genellikle simit biçimindeki düzenek
direksiyon
Motorlu araçlarda, araca istenilen yönü vermeye ve belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan düzenek
direksiyon
Motorlu araçlarda, araca istenilen yönü vermeye ve belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan düzenek, yönelteç
direksiyonuna
Favorites