debris deposited directly by melting ice in a glacier

listen to the pronunciation of debris deposited directly by melting ice in a glacier
English - Turkish

Definition of debris deposited directly by melting ice in a glacier in English Turkish dictionary

till
-e kadar
till
{e} kadar

Onunla tanışıncaya kadar, o, bilgiyi bilmiyordu. - She didn't know the information till she met him.

O, sabahtan akşama kadar çalıştı. - He worked from morning till night.

till
(Ticaret) para kasası
till
çiftçilik
till
(Tarım) pullukla sürmek
till
para çekmecesi
till
oluncaya kadar

Bir ebeveynin sevgisini kendimiz ebeveynler oluncaya kadar asla bilmeyiz. - We never know the love of a parent till we become parents ourselves.

Sınavda başarısız oluncaya kadar tembelliğinden pişman olmadı. - He did not repent of his idleness till he failed in the examination.

till
(İş yerlerinde kullanılan) Kasa
till
{f} sürmek
till
till I come
till
ziraat
till
bağ
till
işle
till
(fiil) sürmek, toprağı sürmek, işlemek (toprak)
till
ben gelinceye kadar

Ben gelinceye kadar onun beklemesini iste. - Ask him to wait till I come.

Ben gelinceye kadar onun beklemesini iste. - Ask her to wait till I come.

till
{e} bağ. -e kadar: till Friday cumaya kadar. till Antalya Antalya'ya kadar
till
zamana kadar

O zamana kadar ne yaparım? - What do I do till then?

O zamana kadar hiç panda görmemiştim. - I had never seen a panda till that time.

till
{f} toprağı sürmek
till
{i} kasa
till
till now şimdiye kadar
English - English
till
debris deposited directly by melting ice in a glacier

    Hyphenation

    de·bris deposited di·rect·ly by melting ice in a glac·i·er

    Turkish pronunciation

    dıbri dıpäzîtîd dayrekli bay meltîng ays în ı gleyşır

    Pronunciation

    /dəˈbrē dəˈpäzətəd dīˈreklē ˈbī ˈmeltəɴɢ ˈīs ən ə ˈglāsʜər/ /dəˈbriː dəˈpɑːzɪtɪd daɪˈrɛkliː ˈbaɪ ˈmɛltɪŋ ˈaɪs ɪn ə ˈɡleɪʃɜr/
Favorites