casting, tossing

listen to the pronunciation of casting, tossing
English - Turkish

Definition of casting, tossing in English Turkish dictionary

throwing
atma

Keşke eşyaları bana atmaktan vazgeçsen. - I wish you'd quit throwing things at me.

Eski mobilyanı atma yerine neden onu hayır kurumuna vermiyorsun? - Instead of throwing away your old furniture, why don't you give it to charity?

throwing
fırlatma

Soğukkanlılığını kaybetti ve eşyaları fırlatmaya başladı. - He lost his cool and started throwing things.

O, bıçak fırlatma konusunda bir uzmandır. - He's an expert at throwing knives.

English - English
{i} throwing
casting, tossing
Favorites