My paternal grandmother enjoys tea ceremonies.
- Benim babaannem çay törenlerini seviyor.
Tom's great-great-great grandmother lived in Scotland.
- Tom'un büyük büyük büyük babaannesi İskoçya'da yaşadı.
She was well brought up by her parents.
- O, anne ve babası tarafından iyi yetiştirildi.
She married without her parents' knowledge.
- O, anne ve babasının bilgisi olmadan evlendi.
My grandmother is able to fly.
- Babaannem uçabiliyor.
How old is your grandmother?
- Babaannen kaç yaşında?
My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
- Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.
- Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.