an electric car

listen to the pronunciation of an electric car
English - Turkish

Definition of an electric car in English Turkish dictionary

electric
{s} elektrik

Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var. - Something is wrong with our electric heater.

Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor. - Our electric heater does not work well.

electric
{s} elektrikli

O her sabah elektrikli tıraş makinesi ile tıraş olur. - He shaves with an electric razor every morning.

Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var. - Something is wrong with our electric heater.

electric
{s} heyecan verici
electric
(Elektrik, Elektronik) elektrik (ile ilgili)
electric
çok heyecanlı
electric
çıngılı
electric
çıngılık
electric
çıngıyla ilgili
electric car
elektrikli otomobil

Tesla bir elektrikli otomobil. - The Tesla is an electric car.

İlk elektrikli otomobili yaptılar. - They built the first electric car.

electric
{s} elektro

Benim bir elektro-gitarım var. - I have an electric guitar.

Kardeşim bir elektrogitar aldı. - My brother bought an electric guitar.

electric
(Tıp) (al) Elektriğe ait, elektriki, elektrikli
electric
{s} gerilimli
electric
elektriki
electric
{s} elektrikle ilgili
electric
elektriksel

Şimşek, elektriksel bir olaydır. - Lightning is an electrical phenomenon.

electric
electric blue çelik mavisi
electric
electric eel Güney Amerika nehirlerine mahsus elektrik saçan bir çeşit iri yılan balığı
electric
electric chair elektrikli sandalye
electric
heyecan veya ürperme veren
English - English
electric
electric car
A car that uses electric motors and motor controllers instead of an internal combustion engine
electric car
car or vehicle powered by electricity
an electric car

    Hyphenation

    an e·lec·tric car

    Turkish pronunciation

    ın îlektrîk kär

    Pronunciation

    /ən əˈlektrək ˈkär/ /ən ɪˈlɛktrɪk ˈkɑːr/
Favorites