English - Turkish
Definition of a person who belongs to the sex that cannot have babies in English Turkish dictionary
- male
- {i} erkek
Ne Musevi, ne de musevi olmayan, ne köle ne de özgür vardır, ne erkek ne de dişi vardır, zira Mesih İsa'da hepiniz birsiniz.
-There is neither Jew nor Gentile, neither slave nor free, nor is there male and female, for you are all one in Christ Jesus.
Yetişkin Japon erkeklerinin yüzde altmışı düzenli olarak alkollü içecekler içerler.
-Sixty percent of Japanese adult males drink alcoholic beverages on a regular basis.
- male
- (isim) erkek
- male
- bay
Bir erkek ikizin bir bayan balıkla geçineceğini düşünüyor musun?
-Do you think a male Gemini would get on well with a female Pisces?
Onun bir erkek mi yoksa bir bayan mı olduğundan emin değilim.
-I'm not sure if it's a male or a female.
- male
- {s} eril
- male
- male chauvinist kadınları hor gören erkek
- male
- s., i. erkek
Related Terms
English - English
Definition of a person who belongs to the sex that cannot have babies in English English dictionary
- male
a person who belongs to the sex that cannot have babies
Hyphenation
a per·son who belongs to the sex that can·not have babiesTurkish pronunciation
ı pırsın hu bîlôngz tı dhi seks dhıt kınät häv beybizPronunciation
/ə ˈpərsən ˈho͞o bəˈlôɴɢz tə ᴛʜē ˈseks ᴛʜət kəˈnät ˈhav ˈbābēz/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː bɪˈlɔːŋz tə ðiː ˈsɛks ðət kəˈnɑːt ˈhæv ˈbeɪbiːz/
Resimler
History
Favorites