a difficult situation for a pitcher or defending team

listen to the pronunciation of a difficult situation for a pitcher or defending team
English - Turkish

Definition of a difficult situation for a pitcher or defending team in English Turkish dictionary

jam
sıkışıklık

Elektrik prizinde sıkışıklık vardı. - There was jam in the electric outlet.

Tom sıkışıklıktan çıkmama yardım etti. - Tom helped me out of a jam.

jam
tutukluk yapmak
jam
sıkıştırılma
jam
(Askeri) Tutukluk yapma (silah), karıştırma(k)
jam
(Askeri) TUTUKLUK: Otomatik bir silahta, ateşleme mekanizması gibi bir tertibatın çalışmasına engel olan sıkışıklık veya tutukluk
jam
bir araya sıkışm
jam
{f} yayını bozmak
jam
{f} sıkıştırmak
jam
bozmak
jam
{i} kolay şey
jam
{f} doğaçlama çalmak (caz)
jam
reçel/açmaz/kalabalık
jam
{f} basmak
jam
jam boz/sıkış/sıkıştır
jam
{f} kıstırmak
jam
{i} çocuk oyuncağı
jam
{i} reçel, marmelat
jam
(isim) reçel, sıkışıklık, izdiham, tıkanıklık, kolay şey, basit şey, çocuk oyuncağı
jam
bastırmak
jam
çalışmaz veya işlemez hale gelmek sıkışma
English - English
jam

He's in a jam now, having walked the bases loaded with the cleanup hitter coming to bat.

A difficult situation
knot
A difficult situation
jam
A difficult situation
pickle
a difficult situation for a pitcher or defending team

    Hyphenation

    a dif·fi·cult si·tu·a·tion for a pitch·er or defending team

    Turkish pronunciation

    ı dîfıkılt sîçueyşın fôr ı pîçır ır dîfendîng tim

    Pronunciation

    /ə ˈdəfəkəlt ˌsəʧo͞oˈāsʜən ˈfôr ə ˈpəʧər ər dəˈfendəɴɢ ˈtēm/ /ə ˈdɪfəkəlt ˌsɪʧuːˈeɪʃən ˈfɔːr ə ˈpɪʧɜr ɜr dɪˈfɛndɪŋ ˈtiːm/
Favorites