a blemish on ones character or reputation

English - Turkish

Definition of a blemish on ones character or reputation in English Turkish dictionary

Related Terms

stain

şaibe

stain

leke

Yakanda bir leke var. - Your collar has a stain on it.

Bu lekeyi çıkarmak zor olacak. - It's going to be difficult to remove this stain.

stain

lekelemek

stain

lekelenmek

stain

{f} leke olmak

stain

(fiil) lekelemek, leke yapmak, kirletmek, boyamak, renklendirmek, kirlenmek, leke olmak, boyanmak

stain

{i} kir

stain

{i} ağaca renk verme

stain

{f} kirlenmek

stain

leke sürmek lekelenmek

stain

{i} boya

Dudaklarım kalamar mürekkebi ile boyandığı için o bana gülüyor. - He's laughing at me because my lips are stained with squid ink.

Onun gömleği sosla boyandı. - Her shirt was stained with sauce.

stain

tahtaya renk vermek

stain

{f} lekele

Onun gömleği sos ile lekelendi. - His shirt was stained with sauce.

Kırmızı şarap lekelerini halınızdan nasıl çıkarırsınız? - How do you remove red wine stains from your carpet?

stain

{f} (kimyasal maddeyle) koyulaştırmak

stain

{f} renklendirmek

stain

{f} leke yapmak

stain

(Tekstil) leke; lekelemek, kirletmek

stain

{i} koyulaştırıcı kimyasal madde

English - English

Definition of a blemish on ones character or reputation in English English dictionary

stain

Hyphenation

a blem·ish on ones char·ac·ter or re·pu·ta·tion

Turkish pronunciation

ı blemîş ôn wʌnz kerîktır ır repyıteyşın

Pronunciation

/ə ˈbleməsʜ ˈôn ˈwənz ˈkerəktər ər ˌrepyəˈtāsʜən/ /ə ˈblɛmɪʃ ˈɔːn ˈwʌnz ˈkɛrɪktɜr ɜr ˌrɛpjəˈteɪʃən/