Definition of çiftçi in Turkish English dictionary
- farmer
Tom and the other farmers prayed for rain.
-Tom ve diğer çiftçiler yağmur için dua etti.
She looks like a farmer's wife.
-O bir çiftçinin karısına benziyor.
- yeoman
- agriculturalist
- husbandman
- ploughman
- agriculturist
- crofter
- agricultural laborer
- cultivator
- bucolic
- hillbilly
- plowman
- rancher
The US Department of Agriculture established seven new “regional climate hubs” to help farmers and ranchers adapt their operations to a changing climate.
-ABD Tarım Bakanlığı çiftçilerin ve çiftlik sahiplerinin işletmelerini değişen iklime uyarlamalarına yardımcı olmak için yedi yeni bölgesel iklim merkezi kurdu.
- agriculture
The US Department of Agriculture established seven new “regional climate hubs” to help farmers and ranchers adapt their operations to a changing climate.
-ABD Tarım Bakanlığı çiftçilerin ve çiftlik sahiplerinin işletmelerini değişen iklime uyarlamalarına yardımcı olmak için yedi yeni bölgesel iklim merkezi kurdu.
- husband
- agricultural labourer
- tiller
- peasant
This discovery has been exploited to the detriment of the poor peasants.
-Bu keşif, fakir çiftçilerin aleyhine oldu.
- farm worker
- rube
- carl
- çiftçi birliği
- grange
- çiftçi sınıfı
- yeomanry
- çiftçi yamağı
- plough boy
- çiftçi yamağı
- plow boy
- çiftçi yanaşması
- hind
- çiftçiler
- growers
- gönüllü süvari olan çiftçi
- yeoman
- hintli çiftçi
- ryot
- küçük araziyi işleten çiftçi
- crofter
- küçük çiftçi
- small holder
- toprak kirasını ürünle ödeyen çiftçi
- sharecropper
- toprak sahibi zengin çiftçi
- kulak
- zengin çiftçi
- gentleman-farmer