ekti

listen to the pronunciation of ekti
Türkçe - Türkçe
Anası ölüp başka bir koyuna alıştırılan veya elle beslenen kuzu
Anası ve babası olmayan veya atılmış, bırakılmış çocuk
Arsız, yüzsüz, görgüsüz
Cimri, pinti, görmemiş
Anası ölüp başka bir koyuna alıştırılan ya da elle beslenen koyun
Başkalarının sırtından geçinen kimse
Her yiyeceği canı çeken
Başkalarının sırtından geçinen, asalak, tufeylî
Asalak
ekti püktüler
Bir eve dadanan asalak kimseler
Ek
lahika
Ek
ilave
Ek
zeyil
ek
Bir gazete veya derginin günlük yayımından ayrı ve ücretsiz olarak verdiği parça, ilave
ek
Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan şekil verici ses veya sesler, lahika
ek
Eklenmiş, katılmış: "Okul müdürü iken, okulun ek inşaatında hamallarla birlikte çalışmış."- H. Taner
ek
Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça
ek
Sonradan katılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri. İki borunun birbirine birleştirildiği yer
ek
Katılmış, ulanmış, eklenmiş
ek
Sonradan katılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri
ek
Sözcüğün görevini belirtmek ya da sözcük türetmek için kullanılan biçim verici ses
ek
iki borunun birleştiği yer
ek
İki borunun birbirine birleştirildiği yer
ek
Eklenmiş, katılmış
ekti