İngilizce - Türkçe
divide into or assign sections or areas teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- zone
- bölge
Güvenli bölgenin üzerinde uçtuktan sonra, uçak belirlenemeyen bir hava sahasına girdi.
-After flying above the safe zone, the airplane went into unidentified air space.
O tehlikeli bir bölge;Gitme oraya.
-That is a danger zone; don't go there.
- zone
- {f} kuşatmak
- zone
- (Coğrafya) coğrafi kuşak
- zone
- kentbilim bölge
- zone
- zon
- zone
- (Spor) alan savunması
- zone
- {f} bölgelere ayır
- zone
- (fiil) bölgelere ayırmak, kuşatmak, çevirmek
- zone
- (Tıp) Bölge, kısım, kuşak, zona
- zone
- {f} bölgelere ayırmak
- zone
- {i} coğr. kuşak: temperate zone ılıman kuşak. frigid zone
- zone
- (Askeri) BÖLGE: Yükseliş azami ile asgari arasında değiştiği zaman, aynı barut hakkı ile atılan mermilerin düşeceği saha. Bak "air defence identificatıon zone", "air surface zones", "combat zone", "communication zone", "control zone", "dead zone", "demilitarized zone", "drop zone", "safety zone", "submarine patrol zones" ayrıca bak "area
- zone
- (isim) bölge, kuşak, mıntıka
- zone
- {i} mıntıka
- zone
- bölge,v.bölgelere ayır: n.bölge
- zone
- (Nükleer Bilimler) ölü bölge,bölge
- zone
- {i} bölge, mıntıka: zone of fire ateş bölgesi. zone of operations harekât bölgesi
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
divide into or assign sections or areas teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- zone
divide into or assign sections or areas
Heceleme
di·vide in·to or as·sign sections or areasTürkçe nasıl söylenir
dîvayd întı ır ısayn sekşınz ır eriızTelaffuz
/dəˈvīd əntə ər əˈsīn ˈseksʜənz ər ˈerēəz/ /dɪˈvaɪd ɪntə ɜr əˈsaɪn ˈsɛkʃənz ɜr ˈɛriːəz/
Resimler
Favoriler