yell, shout, cry; howl, laugh uncontrollably

listen to the pronunciation of yell, shout, cry; howl, laugh uncontrollably
Englisch - Türkisch

Definition von yell, shout, cry; howl, laugh uncontrollably im Englisch Türkisch wörterbuch

scream
bağırmak

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Keşke Tom sürekli bağırmaktan vazgeçse. - I wish Tom would stop screaming all the time.

scream
{f} çığlık atmak

Tom çığlık atmak için ağzını açtı. - Tom opened his mouth to scream.

O kadar kızgınım ki çığlık atmak ve her şeyi kırmak istiyorum! - I'm so mad I want to scream and break everything!

scream
{i} çığlık

Bebek bütün gece çığlık attı. - The baby screamed all night.

Birinin çığlık attığını duydum. - I heard someone screaming.

scream
{i} komik tip
scream
{f} çığlık at

Bebek bütün gece çığlık attı. - The baby screamed all night.

Birisi onun kolundan tuttuğunda o korkudan çığlık attı. - She screamed with horror as someone took hold of her arm.

scream
matrak kimse veya şey
scream
haykırı
scream
haykır

O, dehşetle haykırdı. - She screamed with terror.

scream
çığlığı basmak
scream
çığlık koparmak
scream
komedi
scream
komik kimse/şey
scream
{f} feryat etmek, acı acı haykırmak, çığlık atmak
scream
{i} feryat
scream
{i} bağırma

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Tom bağırmaya başladı. - Tom started screaming.

scream
{i} haykırış
scream
{i} çok komik şey
Englisch - Englisch
{f} scream
yell, shout, cry; howl, laugh uncontrollably
Favoriten