Tom is very sleepy and can hardly keep his eyes open.
- Tom çok uykulu ve neredeyse gözlerini açık tutamıyor.
Tom usually feels sleepy in the early afternoon.
- Tom genellikle öğleden sonranın ilk saatlerinde uykulu hissediyor.
Drowsy driving kills.
- Uykulu sürüş öldürür.
I often feel drowsy after lunch.
- Öğle yemeğinden sonra kendimi genellikle uykulu hissederim.