Türkisch - Englisch
Definition von uygarlaşmamış im Türkisch Englisch wörterbuch
- uncivilized
- wild
- savage
- barbarous
- uygar
- civilised
- uygar
- {s} civilized
The missionaries civilized the natives.
-Misyonerler yerlileri uygarlaştırdı.
In civilized Europe, bulls are still tortured and killed for fun.
-Uygar Avrupa'da, boğalar eğlence için hala işkence edilip öldürülüyorlar.
- uygar
- humane
- uygar
- civilized medeni
- uygar
- civil
We must try to preserve the remains of ancient civilizations.
-Antik uygarlıkların kalıntılarını korumaya çalışmalıyız.
All civilized countries are against war.
-Bütün uygar ülkeler savaşa karşıdır.
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von uygarlaşmamış im Türkisch Türkisch wörterbuch
- BARBAR
- MEDENiYETSiZ
- uygar
- Kültürlü, eğitimli, görgü kurallarına uyan, medenî
- uygar
- Kültürlü, eğitimli, görgü kurallarına uyan, medeni (insan): "Ona layık, uygar bir eş olmak için bütün aklını seferber ettiği ortadadır."- H. Taner
- uygar
- Fikir, sanat ve endüstri alanlarında çok büyük gelişme göstermiş olan, medeni, mütemeddin
- uygar
- Fikir, sanat ve endüstri alanlarında çok büyük bir gelişme göstermiş olan, medenîleşmiş, medenî, mütemeddin
Relevante Übersetzungen
uygarlaşmamış
Silbentrennung
uy·gar·laş·ma·mışResimler
Historie
Favoriten