to pierce; to penetrate; followed by in or into

listen to the pronunciation of to pierce; to penetrate; followed by in or into
Englisch - Türkisch

Definition von to pierce; to penetrate; followed by in or into im Englisch Türkisch wörterbuch

dip
{f} farları kısmak
dip
inip yükselmek
dip
{i} sos

Sos çok sıcaktı, dilimi yaktı. - The dip was so hot, it burned my tongue.

Bu ızgara et için bir daldırma sos var mı? - Is there any dipping sauce for this grilled meat?

dip
sokmak
dip
indirip yükseltmek
dip
dalıp çıkma
dip
düşürmek
dip
{i} dalma
dip
(Askeri) SANCAKLA SELAMLAMAK, MEZESTRE (DZ.): Gemilerde; selam maksadıyla, sancağı 1/3 indirip tekrar yerine çekmek
dip
{f} dalmak
dip
{i} bandırma
dip
{i} yokuş
dip
ıslatmak
dip
{f} aşağıya doğru meyletmek
dip
{i} toprak çökmesi
dip
kepçe gibi bir şeyle çıkarmak
dip
düşmek
dip
{i} dalma, batma
dip
{f} alçalmak
dip
Bk. Dual In-line Package
Englisch - Englisch
dip
to pierce; to penetrate; followed by in or into
Favoriten