the imagined closet in the phrase skeleton in the closet

listen to the pronunciation of the imagined closet in the phrase skeleton in the closet
Englisch - Türkisch

Definition von the imagined closet in the phrase skeleton in the closet im Englisch Türkisch wörterbuch

closet
{i} klozet

Tom klozetteydi, Mary'den saklanıyordu. - Tom was in the closet, hiding from Mary.

closet
{i} gömme dolap
closet
{i} bölme
closet
{i} (gardırop işlevi gören sandık odası gibi) gömme dolap, yüklük
closet
helataşı
closet
tuvalet

Tom sonunda tuvaletten çıkmaya karar verdiğinde herkes zaten onun bir eş cinsel olduğunu biliyordu. - When Tom finally decided to come out of the closet, everyone already knew he was gay.

Tom tuvalet ışık zincirini çekti. - Tom pulled the chain on the closet light.

closet
küçük oda
closet
{s} gizli
closet
{s} şahsi
closet
{i} gizli oda
closet
(fiil) odaya kapatmak
closet
mülakat veya görüşme yapmak için bir odaya çekilmek
closet
{i} helâ
closet
(sıfat) kişisel, şahsi, özel, gizli, mahrem
closet
özel bir odaya kapatmak
closet
{s} mahrem
closet
uygulanma kabiliyeti olmayan
closet
{s} kişisel
Englisch - Englisch
closet
the imagined closet in the phrase skeleton in the closet

    Silbentrennung

    the im·ag·ined clos·et in the phrase skel·e·ton in the clos·et

    Türkische aussprache

    dhi îmäcınd kläzıt în dhi freyz skelıtın în dhi kläzıt

    Aussprache

    /ᴛʜē əˈmaʤənd ˈkläzət ən ᴛʜē ˈfrāz ˈskelətən ən ᴛʜē ˈkläzət/ /ðiː ɪˈmæʤənd ˈklɑːzət ɪn ðiː ˈfreɪz ˈskɛlətən ɪn ðiː ˈklɑːzət/
Favoriten