such a person

listen to the pronunciation of such a person
Englisch - Türkisch

Definition von such a person im Englisch Türkisch wörterbuch

reactionary
gerici

Bir muhafazakar her zaman gerici değildir. - A conservative is not always a reactionary.

rowdy
{i} kabadayı

Erkek kardeşim son zamanlarda çok kabadayı oldu. - My brother has been much too rowdy lately.

reactionary
{s} irticacı
chauvinist
{i} şovenist

Tom bir erkek şovenisttir. - Tom is a male chauvinist.

Meryem Tom'un patronuna katlanamıyor, çünkü o erkek şovenisti bir domuz. - Mary can't stand Tom's boss, because he's a male chauvinist pig.

chauvinist
{i} şoven

Meryem Tom'un patronuna katlanamıyor, çünkü o erkek şovenisti bir domuz. - Mary can't stand Tom's boss, because he's a male chauvinist pig.

Tom bir erkek şovenisttir. - Tom is a male chauvinist.

chauvinist
milliyetçi,şoven
pococurante
ilgisiz
reactionary
s., i. gerici
reactionary
tutuculuk
reactionary
(Sosyoloji, Toplumbilim) geriye yönelik
reactionary
gericilik
reactionary
{i} sağcı
rowdy
{s} baldırı çıplak
rowdy
(isim) kabadayı, külhanbeyi, dayı, bıçkın delikanlı
rowdy
{s} gürültülü ve kavgalı
Englisch - Englisch
chauvinist
rowdy
pococurante
reactionary
such a person

    Silbentrennung

    such a per·son

    Türkische aussprache

    sʌç ı pırsın

    Aussprache

    /ˈsəʧ ə ˈpərsən/ /ˈsʌʧ ə ˈpɜrsən/
Favoriten