sağ salim

listen to the pronunciation of sağ salim
Türkisch - Englisch
safe and sound

We're all back safe and sound. - Hepimiz sağ salim geri döndük.

She was very pleased when her son returned home safe and sound. - Oğlu eve sağ salim döndüğünde çok memnun olmuştu.

unscathed
unharmed

All the hostages were released unharmed. - Tüm rehineler sağ salim serbest bırakıldı.

Tom survived unharmed. - Tom sağ salim kurtuldu.

safely

They arrived here safely yesterday. - Onlar buraya dün sağ salim geldiler.

He arrived here safely yesterday. - Dün sağ salim buraya geldi.

unhurt
scot free
scotfree
(deyim) all in one piece
soundly
sağ salim varmak
To safely
sağ salim kurtulmak
get off scot free
sağ salim çıkmak
fall on one's feet
sağ salim çıkmak
to live through
sağ salim çıkmak
(fırtına vb) ride out
Türkisch - Türkisch
Hiçbir zarar görmeden
sağ salim
Favoriten