süßer

listen to the pronunciation of süßer
Deutsch - Türkisch
daha tatlı
Englisch - Türkisch

Definition von süßer im Englisch Türkisch wörterbuch

honey
{i} bal

O, şişeyi başaşağı çevirdi ve salladı fakat bal hâlâ akmıyordu. - He turned the bottle upside down and shook it, but still the honey wouldn't come out.

Gittikçe daha fazla çift balayı gezilerine yurt dışına gitmektedir. - More and more couples go on honeymoon trips abroad.

honey
canım

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

Canım, saat 11.00'de iş için beni uyandırmayı unutma. - Honey, don't forget to wake me up for work at 11 o'clock.

honey
{i} k.dili. sevgilim; canım
cutie
{i} sevimli kız
honey
tatlı/bal
honey
{i} tatlı şey
honey
tatlım

Senin için ne yapabilirim, tatlım? - What can I do for you, honey?

Üzgünüm tatlım, hala ofiste çakılıp kaldım. - Sorry honey, I'm still stuck at the office.

honey
sevgilim

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

Uykulu musun, sevgilim? - Are you sleepy, honey?

cutie
cici kız
cutie
Cana yakın, sevimli kişi
cutie
dili cici kız
honey
balım

Ne kadar balımız var? - How much honey do we have?

Balım, açıklayabilirim. - Honey, I can explain.

cutie
{i} çekici kız
honey
yumuşak
honey
honeyedtatlı
honey
(isim) bal, tatlı şey, bitki özü, en iyisi, klas
honey
tatlı dil kullanmak
honey
bal,v.balla tatlandır: n.bal
honey
tatlılık