residing; residentiary

listen to the pronunciation of residing; residentiary
Englisch - Türkisch

Definition von residing; residentiary im Englisch Türkisch wörterbuch

residential
oturmaya elverişli
residential
oturmaya ayrılmış
residential
{s} meskun
residential
konut

Şehrin bu bölümü ağırlıklı olarak konut. - This part of town is mainly residential.

Bu halı konut kullanımı için tasarlanmıştır. - This carpet is designed for residential use.

residential
içinde oturulur
residential
(Mukavele) ikamete mahsus, ikamet edilen
residential
{s} ikâmetgâh
residential
{s} özel konutların bulunduğu (mahalle/semt)
residential
{s} yerleşim

Tom ve Mary sessiz bir yerleşim bölgesinde yaşıyorlar. - Tom and Mary live in a quiet residential neighborhood.

Bir şehir merkezinde değil, bir yerleşim alanında yaşamayı tercih ederim. - I would prefer to live in a residential area, not downtown.

residential
{s} ikametgâh ile ilgili
residential
{s} oturmaya ayrılmış (alan/mahalle/semt)
residential
residential quarter bir şehirde ikametgahların çok olduğu semt
residential
ikamete mahsus
Englisch - Englisch
residential
residing; residentiary
Favoriten