oh); methyl forms methyl alcohol (ch3

listen to the pronunciation of oh); methyl forms methyl alcohol (ch3
Englisch - Türkisch

Definition von oh); methyl forms methyl alcohol (ch3 im Englisch Türkisch wörterbuch

alcohol
{i} alkol

Ben bir alkoliğim. Ben bir uyuşturucu bağımlısıyım. Ben eşcinselim. Ben bir dahiyim. - I'm an alcoholic. I'm a drug addict. I'm homosexual. I'm a genius.

Alkolsüz içecekleriniz var mı ? - Do you have alcohol-free drinks?

alcohol
(Tekstil) alkol ( ispirto )
alcohol
alkollü içki

Tom alkollü içkileri hiç içmez. - Tom doesn't drink alcoholic drinks at all.

Alkollü içkileri her gün içmek istemiyordu. Fakat bira onun sevdiği içkisidir, bu yüzden o her gün alkolsüz bira içiyor. - She didn't want to drink alcoholic drinks every day. However, beer is her favorite drink, so she drinks non-alcoholic beer every day.

alcohol
(Tıp) chem. a) Alkol, ispirto, etil alkol, etanol "methylacrbinol". Genellikle fermante içki ve sıvıların damıtılması ile elde edilen, CH2, CH3, OH yapısında, primer alkol özelliğinde, renksiz, uçucu ve tutuşabilir bir "alkyloxide". b) Damıtma (distillation) ürünü olan esans, cevher. c) Alkoller: Hidroksil grubu taşıyan organik "alkyl"ler (R, OH)
alcohol
{i} ispirto
alcohol
{i} içki

Alkollü içkileri her gün içmek istemiyordu. Fakat bira onun sevdiği içkisidir, bu yüzden o her gün alkolsüz bira içiyor. - She didn't want to drink alcoholic drinks every day. However, beer is her favorite drink, so she drinks non-alcoholic beer every day.

Mike alkollü içkileri içmeyi bıraktı mı? - Did Mike stop drinking alcoholic drinks?

Englisch - Englisch
alcohol