of a fever whose intensity fluctuates

listen to the pronunciation of of a fever whose intensity fluctuates
Englisch - Türkisch

Definition von of a fever whose intensity fluctuates im Englisch Türkisch wörterbuch

hectic
{s} yoğun

Günlük yaşam, yoğun, telaşlı ve bazen ezici olabilir. - The daily life can be busy, hectic and sometimes overwhelming.

Mary'nin yoğun bir programı var. - Mary has a hectic schedule.

hectic
veremli
hectic
{s} telaşlı

Tom telaşlı bir hayat sürüyor. - Tom leads a hectic life.

Günlük yaşam, yoğun, telaşlı ve bazen ezici olabilir. - The daily life can be busy, hectic and sometimes overwhelming.

hectic
(Tıp) hektik
hectic
heyecanlı

O biraz heyecanlıydı. - It was a little hectic.

Boston'daki o hafta oldukça heyecanlıydı. - That week in Boston was pretty hectic.

hectic
hareketli

Pazartesi günü çok hareketliydi. - Monday was so hectic.

Bu şehir Manhattan kadar hareketlidir. - This city is as hectic as Manhattan.

hectic
(Tıp) Kronik iltihaplı hastalıklarda görülen intizamsız fiyevr şekli, hektik, veremli (kimse)
hectic
{s} ateşli
hectic
(Tıp) Verem nöbeti veya kızartısı
Englisch - Englisch
hectic
of a fever whose intensity fluctuates

    Silbentrennung

    of a fe·ver whose in·ten·si·ty fluctuates

    Türkische aussprache

    ıv ı fivır huz întensıti flʌkçueyts

    Aussprache

    /əv ə ˈfēvər ˈho͞oz ənˈtensətē ˈfləkʧo͞oˌāts/ /əv ə ˈfiːvɜr ˈhuːz ɪnˈtɛnsətiː ˈflʌkʧuːˌeɪts/
Favoriten