Kahve ve kakao karışımını severim.
- I like mixing coffee and cocoa.
Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
- The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
Karıştırma tesisinden şantiyeye beton taşımak için doksan dakikamız var.
- We have ninety minutes to carry the concrete from the mixing plant to the worksite.
Seni ağabeyinle karıştırıyordum.
- I was mixing you up with your older brother.
Cümle karıştırmak eğlencelidir.
- Sentence mixing is funny.
Karıştırma kabında tüm malzemeyi birleştirin.
- Combine all the ingredients in the mixing bowl.
İşi eğlenceyle karıştırmaktan hoşlanmıyorum.
- I don't like to mix business with pleasure.
Cümle karıştırmak eğlencelidir.
- Sentence mixing is funny.
Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır.
- Air is a mixture of various gases.
Her fikir doğru ve hataların bir karışımıdır.
- Every opinion is a mixture of truth and mistakes.
Mary bir pasta yapmak için malzemeleri karıştırdı.
- Mary mixed the ingredients to make a cake.
Yağ ve suyu karıştıramazsın.
- You cannot mix oil and water.
Mary bir pasta yapmak için malzemeleri karıştırdı.
- Mary mixed the ingredients to make a cake.
Yağ ve suyu karıştıramazsın.
- You can't mix oil and water.
İş ve dostluk karışmaz.
- Business and friendship don't mix.
İlaç ve alkol çoğu zaman karışmaz.
- Medication and alcohol often don't mix.
Bir karışıklık olmuş olabilir.
- There might've been a mix-up.
Karıştırma kabında tüm malzemeyi birleştirin.
- Combine all the ingredients in the mixing bowl.
Amonyak ve çamaşır suyunu birlikte karıştırma.
- Don't mix ammonia and bleach together.
No two mixings of these paints are ever the same.
He is mixing the paint.
The rhythm mix sounds muddy.
Mix the egg whites until they are stiff.
I'm almost done mixing this song.