Türkisch - Englisch
Definition von klorlu im Türkisch Englisch wörterbuch
- muriatic
- chlorinated
- muriate
- klorlu kireç
- chlorinated lime
- klor
- chlorine
It's possible that the drinking water has chlorine, lead, or similar contaminants in it.
-İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün.
The napkins are chlorine-free.
-Peçeteler klorsuzdur.
- klor
- (Tıp) chlor
It's possible that the drinking water has chlorine, lead, or similar contaminants in it.
-İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün.
Claude, an autotropic boy in my class whose skin is green due to chlorophyll, dreams of foresting the moon.
-Claude; sınıfımda klorofil dolayısıyla yeşil tenli olan ototrofik bir çocuk, ayın ormanlaşmasını hayal ediyor.
- fazla klorlu
- perchloric
- klor
- chem. chlorine
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von klorlu im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Birleşiminde klor bulunan
- klor
- Halojenlerden, atom numarası 17, atom ağırlığı 35,5 olan, normal sıcaklıkta gaz durumunda bulunan bir element (simgesi Cl)
- klor
- Halojenlerden, atom numarası 17, atom ağırlığı 35,5 olan, normal sıcaklıkta gaz durumunda bulunan bir element. Kısaltması Cl
- klor
- Normal sıçaklıkta gaz durumunda bulunan bir tür element