kidnap kidnapper 綁架

listen to the pronunciation of kidnap kidnapper 綁架
Englisch - Türkisch

Definition von kidnap kidnapper 綁架 im Englisch Türkisch wörterbuch

kidnapping
{f} adam kaçır

O adam kaçırmakla suçlanıyor. - He's being accused of kidnapping.

Ben Tom'un adam kaçırmaya karıştığını inanmayı zor buluyorum. - I find it hard to believe that Tom was involved in the kidnapping.

kidnapping
adam kaçırma

Sami bir adam kaçırma planlıyordu. - Sami was planning a kidnapping.

O adam kaçırmakla suçlanıyor. - He's being accused of kidnapping.

kidnapping
{i} kaçırma

Tom çocuk kaçırmaktan dolayı FBI tarafından aranıyor. - Tom is wanted by the FBI for kidnapping.

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı. - To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.

kidnapping
{i} çocuk kaçırma

Tom'un çocuk kaçırmakla ilgisi yoktu. - Tom had nothing to do with the kidnapping.

Tom çocuk kaçırmakla suçlanıyor. - Tom has been charged with kidnapping.

Englisch - Englisch
kidnapping