kaplumbağa

listen to the pronunciation of kaplumbağa
Türkisch - Englisch
turtle

Sea turtles have a long lifespan. - Deniz kaplumbağalarının uzun bir ömrü vardır.

We went to see turtles on the beach. - Sahildeki kaplumbağaları görmek için gittik.

(Tabiat Doğa) (sürüngen, Fam: kara kaplumbağaları) [syn.: kara kaplumbağa, tosbağa] turtle, tortoise
tortoise, turtle
tortoise

Lonesome George, the last remaining tortoise of his kind, died of unknown causes. - Lonesome George, türünün kalan son kaplumbağası, bilinmeyen nedenlerden öldü.

A hare raced with a tortoise. - Bir tavşan, bir kaplumbağa ile yarıştı.

slang teardrop-shaped, two-door Volkswagen sedan, bug, beetle
(su) turtle
turtle; tortoise
chelonian
tortoises

I like to keep tortoises as pets. - Ben evcil hayvan olarak kaplumbağa bakmak istiyorum.

Did you know there are carnivorous tortoises? - Etçil kaplumbağaların olduğunu biliyor muydun?

kaplumbağa gibi
1. slow, slow as molasses. 2. at a snail's pace
kaplumbağa kabuğu
shell
kaplumbağa kabuğu
tortoiseshell
kaplumbağa kabuğu
carapace
kaplumbağa yürüyüşü
snail's pace
kaplumbağa yüzgeci
paddle
benekli kaplumbağa
(Hayvan Bilim, Zooloji) emys orbicularis
bir tür kaplumbağa
gopher
elmas sırtlı kaplumbağa
(Hayvan Bilim, Zooloji) malaclemys centrata
elmas sırtlı kaplumbağa
(Hayvan Bilim, Zooloji) diamondback terrapin
kiremitli kaplumbağa
(Tabiat Doğa) (kurbağagiller) hawkbill turtle
yosun kaplı yaşlı kaplumbağa
mossback
Türkisch - Türkisch
Kaplumbağalardan, çok sert ve kemiksi bir kabuk içinde yaşayan, ağır yürüyüşlü, dört ayaklı, sürüngen hayvan (Testudo)
bağa
tosbağa
(Osmanlı Dönemi) DAHR
kaplumbağa yürüyüşü
Çok ağır yürüyüş
kaplumbağalar
Sürüngenlerden, kara ve deniz kaplumbağalarının türlü cinslerini içine alan takım
kaplumbağa
Favoriten