kırk yılda bir

listen to the pronunciation of kırk yılda bir
Türkisch - Englisch
seldom

My grandmother used to go out for a walk almost every day, but now she seldom, if ever, goes out. - Büyükannem hemen hemen her gün bir yürüyüş için dışarı çıkardı fakat şimdi o nadiren, kırk yılda bir, dışarı çıkar.

He seldom, if ever, reads a book. - Nadiren, kırk yılda bir, bir kitap okur.

if ever
once in a blue moon
far between
few and far
once in a lifetime
once in a blue moon, seldom
seldom, if ever
seldom if ever
kırk yılın başı/başında/ yılda bir
very seldom, once in a blue moon
kırk yılda bir
Favoriten