in order that

listen to the pronunciation of in order that
Englisch - Türkisch
olması için
mesi için
-sin diye
sin diye
-sın diye
diye
-mesi için
ta ki
sin diye, ...mek için, ...mesi için, ... için
so
bu yüzden
so
böyle
so
böylece
so
de
so
da
so
aynen
so
pek âlâ
so
yani
so
bundan dolayı,conn.bu yüzden: adj.çok: adv.bu yüzden
in that
bakımından

TV aklınızı pasif durumda tutması bakımından zararlıdır. - TV is harmful in that it keeps your mind in a passive state.

İnsan oğlu konuşabilmeleri ve gülebilmeleri bakımından hayvanlardan farklıdır. - Human beings differ from other animals in that they can speak and laugh.

in that
yönüyle
so
bunun için
so
yeter
so
bu
so
ve
in that
diği için
in that
mademki
in that
-diğinden
in that
şu bakımdan ki
in that
-diğinden dolayı
in that
madem ki
in that
madem
in that
-diğine göre
so
öylece
so
güya
in that
çünkü
so
o derece
so
şöyle
so
öyle
Englisch - Englisch
So that; used to indicate purpose

I am always doing that which I can not do, in order that I may learn how to do it.

With the result or aim that
so
so that, in order to
so that
in that
In the fact that; in the sense that; for the cause or reason that; because

This essay is a good one in that it comprehensively outlines all the major arguments on this issue.

in that
(formal) in or into that thing or place; "they can read therein what our plans are"
in that
since, because of, in the sense that
in order that

    Silbentrennung

    in or·der that

    Türkische aussprache

    în ôrdır dhıt

    Aussprache

    /ən ˈôrdər ᴛʜət/ /ɪn ˈɔːrdɜr ðət/
Favoriten