i̇ncir

listen to the pronunciation of i̇ncir
Türkisch - Englisch

Definition von i̇ncir im Türkisch Englisch wörterbuch

incir
fig

Our dinner today will be very simple: bread, goat cheese, figs and wine. - Bizim akşam yemeğimiz bugün çok basit olacak: ekmek, keçi peyniri, incir ve şarap.

I'm not picking your figs. - Ben senin incirini toplamıyorum.

incir
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: dutgiller,tutiye) common fig
incir yaprağı
fig leaf
incir çekirdeğini doldurmaz
trivial
incir ağacı
(Tıp) ficus carica
incir reçeli
(Gıda) fig jam
incir tatlısı
(Gıda) fig dessert
incir çekirdeğini doldurmaz
trifling
kuru incir
(Gıda) dry figs
kır incir kuşu
(Hayvan Bilim, Zooloji) anthus campestris
kızıl gerdanlı incir kuşu
(Hayvan Bilim, Zooloji) anthus cervinus
taze incir
(Gıda) fresh fig
incir rakısı
fig raki
asnam incir ağacı
bo tree
incir ağacı
fig tree
incir dolması
slang testicles, balls, nuts
incir reçel
(Gıda) figs jam
incir yaprağı
(Botanik, Bitkibilim) folium cariae
incir çekirdeğini
doldurmaz trifling, inconsequential
incir çekirdeğini doldurmaz
trifling, trivial
kuru incir
dried fig

Don't leave him alone with that bag of dried figs. - Onu o kuru incir torbasıyla yalnız bırakma.

I bought a huge bag of dried figs yesterday. - Dün büyük bir torba kuru incir satın aldım.

lop incir
a large, soft-skinned fig
ocağına incir dikmek
to ruin sb's family, to destroy the family of
Türkisch - Türkisch
ballıdarı
yemiş
incir
Gözdeki arpacık
incir
Dutgillerden, asıl yurdu Akdeniz kıyıları olan, yaprakları geniş dilimli bir ağaç (Ficus carica)
incir
Bu ağacın etli, tatlı yemişi
incir
fig
incir kuşu
Kuyruksallayangillerden, en çok incir ve başka yemişlerle beslendiği için zararlı sayılan ve avlanılan küçük bir kuş (Anthus trivialis)
kuru incir
Özel olarak güneşte kurutulan incir
lop incir
İri ve yumuşak bir tür incir
i̇ncir
Favoriten