halel

Türkisch - Englisch

Definition von halel im Türkisch Englisch wörterbuch

(Hukuk) prejudice

injury, harm

Relevante Übersetzungen

halel gelmek

1. to be harmed, be injured. 2. to be blemished, be sullied

halel gelmek

to be injured

halel getirmek

to harm, injure

halel vermek

to injure, upset, spoil, harm

Türkisch - Türkisch

Definition von halel im Türkisch Türkisch wörterbuch

(Osmanlı Dönemi) Başkası tarafından verilen zarar

(Osmanlı Dönemi) Bozukluk. Eksiklik

(Osmanlı Dönemi) İki şeyin aralığı. Boşluk. Açıklık

(Hukuk) Bozma, bozukluk, eksiklik

Bozma, bozukluk

Bozma, feshetme

(Osmanlı Dönemi) bozukluk, eksiklik, başkası tarafından verilen zarar

Relevante Übersetzungen

HALEL İRAS ETMEK

(Hukuk) Zarar vermek

Silbentrennung

ha·lel