Tom likes to be mysterious.
- Tom gizemli olmaktan hoşlanıyor.
That life is mysterious, I admit.
- O, yaşamın gizemli olduğunu kabul ediyorum.
I have often admired the mystical way of Pythagoras, and the secret Magic of numbers.
- Pisagorun gizemli yoluna ve rakamların gizli büyüsüne sık sık hayran olurum.
Perhaps I'm sometimes too secretive.
- Belki bazen fazla gizemliyimdir.
Tom was always very secretive.
- Tom her zaman çok gizemliydi.
You're always very secretive.
- Sen her zaman çok gizemlisin.
You seem to be very secretive.
- Sen çok gizemli görünüyorsun.
I have often admired the mystical way of Pythagoras, and the secret Magic of numbers.
- Pisagorun gizemli yoluna ve rakamların gizli büyüsüne sık sık hayran olurum.
The murder remains a mystery.
- Cinayet gizem olarak kalır.
Today, we are going to unravel the mystery of the English subjunctive.
- Bugün, İngilizce dilek kipinin gizemini çözeceğiz.
She was found mysteriously murdered.
- Gizemli bir şekilde öldürülmüş olarak bulundu.
He was found mysteriously murdered.
- O gizemli bir şekilde öldürülmüş bulundu.
What she said was an enigma to me.
- Onun söylediği benim için bir gizemdi.
Russia is a riddle wrapped in a mystery inside an enigma.
- Rusya, bir muammanın içindeki gizemle sarılmış bir bilmece.
Tom was always very secretive.
- Tom her zaman çok gizemliydi.
Why are you so secretive?
- Neden bu kadar gizemlisin?