given in exchange for money

Englisch - Türkisch

Definition von given in exchange for money im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

in exchange for

karşılık olarak

sold

tükenmek

in exchange for

-e karşılığında

in exchange for

-e bedel

in exchange for

-e karşılık

sold

gitmek

Ben gerçekten Tom'un konserine gitmek istiyordum ama onun hepsi satılmıştı. - I really wanted to go to Tom's concert, but it was sold out.

sold

satılmak

Ayakkabı çift olarak satılmaktadır. - Shoes are sold in pairs.

Amerika'da tereyağı paund'la satılmaktadır. - Butter is sold by the pound in the USA.

sold

satılan

Maria sokakta satılan yiyecekleri yemiyor. - Maria doesn't eat food that's sold on the street.

Burada satılan bira yok. - There's no beer sold here.

in exchange for

karşılığında

sold

{f} sat

Umutsuzluktan dolayı o plana vardık fakat kitap iyi sattı. - We arrived at that plan out of pure desperation, but the book sold well.

Evi avantajlı şekilde sattım. - I sold the house to advantage.

in exchange for

bedel olarak

sold

f., bak. sell

Englisch - Englisch

Definition von given in exchange for money im Englisch Englisch wörterbuch

{s} sold

Relevante Übersetzungen

in exchange for

as a substitute for, in place of, for

Silbentrennung

giv·en in ex·change for mon·ey

Türkische aussprache

gîvın în îksçeync fôr mʌni

Aussprache

/ˈgəvən ən əksˈʧānʤ ˈfôr ˈmənē/ /ˈɡɪvən ɪn ɪksˈʧeɪnʤ ˈfɔːr ˈmʌniː/