Englisch - Türkisch
Definition von encircled, inclosed im Englisch Türkisch wörterbuch
- surrounded
- sarılmak
- surrounded
- çevrilmiş
Torunları tarafından çevrilmiş şekilde oturdu.
-He sat surrounded by his grandchildren.
Bina dikenli tel çitle çevrilmiş.
-The building is surrounded by a barbed wire fence.
- surrounded
- çevrelenmek
- surrounded
- {f} çevir
Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.
-Lions surrounded Tom on all sides.
Evin etrafını çevirttik.
-We've got the house surrounded.
- surrounded
- (Nükleer Bilimler) kuşatılmış
O kalabalık tarafından kuşatılmıştı.
-He was surrounded by the crowd.
Ev zombiler tarafından kuşatılmıştır.
-The house is surrounded by zombies.
- surrounded
- (sıfat) çevrili
- surrounded
- {s} çevrili
Biz ağaçlarla çevrili bir otelde kaldık.
-We stayed at a hotel surrounded by trees.
Çocukları tarafından çevrili vaziyette oturdu.
-He sat surrounded by his children.
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von encircled, inclosed im Englisch Englisch wörterbuch
- {s} surrounded
encircled, inclosed
Silbentrennung
encircled, in·closedAussprache
Resimler
Historie
Favoriten