dive beyond your limits or experience

listen to the pronunciation of dive beyond your limits or experience
Englisch - Türkisch

Definition von dive beyond your limits or experience im Englisch Türkisch wörterbuch

never
hiç

O kitabı hiç okumadım. - I have never read that book.

Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim. - I had never seen a panda until I went to China.

never
asla

Mary artık onu asla görmemeye karar verdi. - Mary decided never to see him any more.

O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil. - She is never online, even during her vacation.

never
hiçbir şekilde
never
hiç bir zaman

Ben hiç bir zaman bir kişiye söz vermedim. - I never promised anybody anything.

Tom hiç bir zaman tek başına Boston'a gitmene izin vermeyecek. - Tom is never going to let you go to Boston by yourself.

never
ZararıBoş
never
(Konuşma Dili) ömrü billah
never
hiçbir zaman

Tom Mary'yi aramak için uğraşmaya devam etti, ama o hiçbir zaman telefonuna cevap vermedi. - Tom kept trying to call Mary, but she never answered her phone.

Hiçbir zaman savaşlara inanmadım. - I have never believed in wars.

never
katiyen

Dedem ve büyükannem sütlü kahveyi katiyen sevmezlerdi. - My grandparents never liked coffee with milk.

never
hiçbir suretle
never
balık kavağa çıkınca
never
taş çatlasa
Englisch - Englisch
never
dive beyond your limits or experience

    Silbentrennung

    dive be·yond your limits or ex·pe·ri·ence

    Türkische aussprache

    dayv bîônd yôr lîmıts ır îkspîriıns

    Aussprache

    /ˈdīv bəˈônd ˈyôr ˈləməts ər əkˈspərēəns/ /ˈdaɪv bɪˈɔːnd ˈjɔːr ˈlɪməts ɜr ɪkˈspɪriːəns/
Favoriten