casualty, misadventure; mishap; failure, incident

listen to the pronunciation of casualty, misadventure; mishap; failure, incident
Englisch - Türkisch

Definition von casualty, misadventure; mishap; failure, incident im Englisch Türkisch wörterbuch

accident
{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - While working, he had an accident.

O çalışırken bir kaza yaptı. - While working, she had an accident.

accident
{i} kaza (kötü olay)
accident
{i} rastlantı

Bu keşif tamamen rastlantıydı. - That discovery was quite accidental.

Rastlantı sonucu caddede Bay Smith'le karşılaştım. - I met Mr Smith on the street by accident.

accident
(Bilgisayar,Teknik) ilinek
accident
kazara

Kazara Jane ile karşılaştım. - I met Jane by accident.

Dün gece restoranda kazara benim öğretmenimle karşılaştım. - I met my teacher by accident at the restaurant last night.

accident
raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

accident
{i} tesadüf

Tesadüfen onunla karşılaştım. - I met her by accident.

Dün havalanında tesadüfen onunla karşılaştım. - I met him by accident at the airport yesterday.

accident
{i} beklenmedik olay
accident
{i} araz
accident
(Tıp) Arıza, araz, aksidan
accident
{i} (Felsefe) ilinek, araz
Englisch - Englisch
{i} accident
casualty, misadventure; mishap; failure, incident
Favoriten