bozuk para

listen to the pronunciation of bozuk para
Türkisch - Englisch
change

I usually toss my loose change into my desk drawer. - Bozuk paramı genellikle masamın çekmecesine atarım.

Do you have small change with you? - Yanında bozuk para var mı?

small change

I don't have any small change left. - Hiç bozuk param kalmadı.

I have no small change on me. - Üzerimde bozuk para yok.

fractional money
(Konuşma Dili) chickenfeed
(Konuşma Dili) chump change
divisional coin
chicken-feed
bit
fractional currency
coin

A nickel is a five-cent coin. - Bir nikel beş kuruş değerinde bozuk paradır.

Tom picked up the coins that had fallen behind the sofa. - Tom kanepenin arkasına düşmüş olan bozuk paraları topladı.

chicken feed

One hundred dollars is just chicken feed. - Yüz dolar sadece bozuk para.

loose change

I usually toss my loose change into my desk drawer. - Bozuk paramı genellikle masamın çekmecesine atarım.

Let us students contribute to the welfare of the victims of the earthquake; even loose change will go a long way. - Öğrencilerimizin deprem kurbanlarının refahına katkıda bulunmaları için bize izin verin; cebimizdeki bozuk paralar bile bir yere kadar yeterli olacaktır.

coinage
fractional
bozuk para cüzdanı
coin wallet
beş pound için bozuk para verir misiniz
Can you give me change for five pounds
biraz bozuk para da verebilir misiniz
Could you include some small change too
siz bana bozuk para borç verebilir misiniz
Can you lend me a dime
Türkisch - Türkisch
Ufak birimlere ayrılmış para, ufaklık, bozuk
ufak para
bozuk para
Favoriten