We need to remember to put some gasoline in the car.
- Arabaya biraz benzin koymayı unutmamalıyız.
Tom abandoned his car that had run out of gasoline and started walking.
- Tom benzini biten arabasını terk etti ve yürümeye başladı.
The price of a litre of petrol has been increased by 12 rupees.
- Bir litre benzinin fiyatı 12 rupiye yükseltildi.
The petrol station is open seven days a week.
- Benzin istasyonu haftanın yedi günü açık.
I usually gas up the car at this service station.
- Ben, genellikle bu servis istasyonunda arabaya benzin alırım.
My car burns a lot of gas.
- Arabam çok benzin yakar.
Gasoline is used for fuel.
- Benzin yakıt için kullanılır.
Gasoline is more flammable than fuel oil.
- Benzin, fuel oil'den daha yanıcıdır.