aynı şeyleri, aynı şekilde düşüğnmek; aynı frekansta olmak

listen to the pronunciation of aynı şeyleri, aynı şekilde düşüğnmek; aynı frekansta olmak
Türkisch - Englisch
(deyim) be on the same wavelength

I found that we were absolutely on the same wavelength about most of the important issues.

(deyim) (of two or more people) to think in a similar way and to understand each other well

I can't seem to get on with him - we're just not on the same wavelength.

aynı şeyleri, aynı şekilde düşüğnmek; aynı frekansta olmak

    Silbentrennung

    ay·nı şey·le·ri, ay·nı şe·kil·de dü·şüğn·mek; ay·nı fre·kans·ta ol·mak

    Aussprache

Favoriten