almost; nearly

listen to the pronunciation of almost; nearly
Englisch - Türkisch

Definition von almost; nearly im Englisch Türkisch wörterbuch

next to
komşu
next to
bitişik

O amcasına bitişik yaşadı. - He lived next to his uncle.

Bir bebek dişine bitişik bir yetişkin dişi geldi. - An adult tooth came in right next to a baby tooth.

wellnigh
hemen hemen
next to
yakınındaki
next to
-e bitişik
next to
-e yakın
next to
bitişiğinde

Çelik binanın bitişiğinde papatyalar var. - There are daisies next to the steel building.

next to
yanında

Evimin yanında birkaç dükkân var. - There are a few shops next to my house.

Bay Johnson'ın evi evimin yanındadır. - Mr Johnson's house is next to my house.

next to
hemen hemen
next to
-in yanında, -e bitişik; -in yakınındaki
next to
neredeyse

Tom'un cüzdanında neredeyse bir şey yok. - Tom has next to nothing in his wallet.

İkizler o kadar benziyorlar ki birini diğerinden ayırt etmek neredeyse imkansız. - The twins look so much alike it's next to impossible to distinguish one from the other.

wellnigh
takriben
Englisch - Englisch
wellnigh
next to

It is next to impossible to get him to admit it, but writes very well.