Senin harp çalmayı bırakmana inanamıyorum.
- I can't believe you quit playing harp.
Bir çift ayakkabı aldım.
- I bought a pair of shoes.
Bu makinelerle çalıştığında bir çift deri eldiven bir zorunluluktur.
- A pair of leather gloves is a must when you work with these machines.
Bir çocuk arp çalıyor.
- A child is playing harp.
Arp çalmayı öğrenmeye karar verdim.
- I've made up my mind to learn how to play the harp.