a figure formed of lines crossing each other

listen to the pronunciation of a figure formed of lines crossing each other
Englisch - Türkisch

Definition von a figure formed of lines crossing each other im Englisch Türkisch wörterbuch

window
pencere

Lütfen pencereyi kapat. - Please close the window.

Odada 2 tane pencere var. - The room has two windows.

window
{i} cam

Ben camı kırarken görüldüm. - I was seen to break the window.

Öfkeli kalabalık, arabaları devirdi ve mağazaların önündeki camları kırdı. - The angry mob overturned cars and smashed storefront windows.

window
vitrin

Vitrindeki elbise gözüme takıldı. - The dress in the window caught my eye.

Tom bir şey almadan vitrinleri gezdi. - Tom went window-shopping.

window
{f} pencerele

Oturma odamda geniş pencereler var. - My living room has wide windows.

Bu pencereler güneye bakıyorlar. - These windows look to the south.

window
gösteriş
window
(Askeri) HAİL LEVHA: Bir radar karşı tedbiri olarak, frekans mesafesi şeritler halinde, genellikle uçaklardan bırakılan veya mermi ya da roketlerden fırlatılan ince madeni levha, tel veya çubuklar. Ayrıca bakınız: "chaff"
window
pencere,v.pencerele: n.pencere
window
göz boyama
window
{i} camekân
window
{i} radarı şaşırtmak için uçaktan saçılan mermi
Englisch - Englisch
window
a figure formed of lines crossing each other

    Silbentrennung

    a fi·gure formed of lines cross·ing each oth·er

    Türkische aussprache

    ı fîgyır fôrmd ıv laynz krôsîng iç ʌdhır

    Aussprache

    /ə ˈfəgyər ˈfôrmd əv ˈlīnz ˈkrôsəɴɢ ˈēʧ ˈəᴛʜər/ /ə ˈfɪɡjɜr ˈfɔːrmd əv ˈlaɪnz ˈkrɔːsɪŋ ˈiːʧ ˈʌðɜr/
Favoriten