I suggest a correction to this sentence.
- Ben bu cümleye bir düzeltme öneriyorum.
He made several corrections.
- O, birkaç düzeltme yaptı.
Put your books in order.
- Kitaplarınızı düzeltin.
Have you been adopting sentences in order to correct them?
- Onları düzeltmek için cümleleri benimsiyor musun?
Now that you know what the problem is, how long do you think it'll take to fix it?
- Artık sorunun ne olduğunu bildiğinize göre onu düzeltmenin ne kadar zaman alacağını düşünüyorsunuz?
Now that you know what the problem is, how long do you think it'll take to fix it?
- Artık sorunun ne olduğunu bildiğine göre onu düzeltmenin ne kadar zaman alacağını düşünüyorsun?
Tom decided to try trimming his beard with a knife, but he wasn't very successful.
- Tom bir bıçakla sakalını düzeltmeyi denemeye karar verdi, fakat çok başarılı değildi.
You should trim your fingernails.
- Tırnaklarını keserek düzeltmelisin.
Teachers must get tired of rectifying the same mistakes over and over again in their students' papers.
- Öğretmenler öğrencilerinin kağıtlarındaki aynı hataları tekrar tekrar düzeltmekten bıkmış olmalı.
I don't correct their exercises.
- Ben onların egzersizlerini düzeltmem.
We should reform this law.
- Bu kanunu düzeltmeliyiz.
I don't want you to quit correcting my mistakes.
- Yanlışlarımı düzeltmekten vazgeçmeni istemiyorum.
He is busy correcting test papers.
- Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.
I took on the job of proofreading.
- Ben düzeltme işini üstlendim.
I'm proofreading my essay.
- Denememi düzeltmek için okuyorum.
Tom decided to try trimming his beard with a knife, but he wasn't very successful.
- Tom bir bıçakla sakalını düzeltmeyi denemeye karar verdi, fakat çok başarılı değildi.
In LASIK, a laser is used to adjust the surface of the cornea.
- LASIK, kornea yüzeyini düzeltmek için kullanılan bir lazerdir.
I like to correct sentences.
- Cümleleri düzeltmeyi severim.
He made several corrections.
- O, birkaç düzeltme yaptı.