İngilizce - Türkçe
clandestinely, covertly; stealthily, furtively; quietly, reticently teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- secretly
- gizlice
O, bana fotoğrafını gizlice gösterdi.
-He secretly showed me her photograph.
O, bana fotoğrafını gizlice gösterdi.
-He secretly showed me her photo.
- secretly
- içten içe
Tom bunu kabul etmeyecek ama o Mary'ye içten içe aşık.
-Tom won't admit it, but he's secretly in love with Mary.
Başka birinin karısına içten içe âşık oldum.
-I'm secretly in love with someone else's wife.
- secretly
- gizliden gizliye
- secretly
- yaşırınca
- secretly
- gizli
Sanırım Tom ve Mary gizlice evlendiler.
-I think Tom and Mary are secretly married.
O, gizlice bahçeye girdi.
-He entered the garden secretly.
- secretly
- el altından
- secretly
- gizli olarak
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
clandestinely, covertly; stealthily, furtively; quietly, reticently teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- secretly
clandestinely, covertly; stealthily, furtively; quietly, reticently
Telaffuz
Resimler
Favoriler